Kayıtlar

Kasım, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

MEME KANSERİ RİSKİNİ ARTTIRAN FAKTÖRLER

RİSKİ EN AZ 4 KAT ARTTIRAN FAKTÖRLER 65 yaş üstü olmak BRCA1 ve/veya BRCA2 mutasyonu olması 2 veya daha fazla birinci derece yakınında erken yaşta tanı almış meme kanseri olması Diğer memede kanser hikayesi olması Menapoz sonrası meme yoğunluğu  RİSKİ 2.1-4 KAT ARTTIRAN FAKTÖRLER Birinci derece yakınında tanı almış meme kanseri olması Biopsi ile tanı almış atipik hiperplazi olması, Göğüs duvarına yüksek doz radyoterapi almış olması Menapoz sonrası yüksek kemik dansitesi RİSKİ 1.1-2 KAT ARTTIRAN FAKTÖRLER İlk doğum yaşının 30 yaş üstü olması İlk adet yaşının 12 yaşından önce olması Geç menapoz (55 yaş sonrası) Hiç doğum yapmamış olmak Hiç emzirmemiş olmak

MEME KANSERİNİN NEDENLERİ

Meme kanserine neyin neden olduğu kesin olarak bilinmemektedir. Kanser normal hücrelerden bir kısmının anormal şekilde hızlı çoğalması ve çevre sağlam dokuları istila etmesidir. Bu hücreler bir süre sonra lenf kanallarını ve kılcal toplar damarları işgal eder ve oradan lenf bezlerine (meme için ilgili tarafın koltuk altında olanlara) ulaşır (lenf metastazı). Bilahare genel kan dolaşımına karışarak tüm vücuda yayılır. Meme kanser hücreleri genelde beyin, kemik, akciğer ve böbreküstü bezlerine yerleşir (en sık metastaz yerleri).   Araştırmalar bir çok faktörün kanser gelişiminde rol oynayabileceğini göstermiştir (Bkz RİSK FAKTÖRLERİ ). Bunlardan nispeten iyi dökümante edilmiş olan genetik geçiş gösteren kalıtsal meme kanseri dir. ( Inherited breast cancer- İng). Tüm meme kanserlerinin %5-10 kadarında ailesel geçiş söz konusudur. Bu tip kanserde tümör baskılayan genlerden BRCA1 ve BRCA2'de ailesel bir baskılanma, eksiklik söz konusudur. Bu genlerin bozuk olduğu ailelerde meme v

GRANÜLOMATÖZ MASTİT

Memenin nedeni bilinmeyen (idiyopatik, idiopathic (İng) ), kronik bir inflamasyonudur. Meme enfeksiyonları ve meme kanseriyle (inflamatuar meme kanseri) karışabilir. Meme derisinde kalınlaşma,  kızarıklık,  hassasiyet,  çoğu kez akıntının olduğu açıklıkların olması,  memede ve derisinde şişlik (ödem) ve  kitle ile karakterize bir durumdur. İlk muayenede kolaylıkla meme enfeksiyonu sanılıp antibiyotik tedavisi veya abse sanlıp absenin boşaltılması ile tedavi edilmeye çalışılır. Bu ilk tedavilerle iyileşmemesi durumunda mutlka biopsi ile tanının kesinleştirilmesi gerekir. Şöyle ki, emzirmeyen bir kadında meme enfeksiyonu ve absesi çok da beklenen, olağan bir durum değildir.   Granülomatöz mastit tanısı, karışabileceği bazı hastalıkların ekarte edilmesi (varolmadığının ispatlanması) ile konur. Granülom yapan diğer hastalıklar: tüberküloz, mantar enfeksiyonları ve parazitler, sarkoidoz ve yabancı cisimler. Biopside tipik olarak granülomlar ve bakteriler olmadan lobüllerde in

MEME KANSERİNDE BELİRTİLER VE ŞİKAYETLER

Meme kanserinde şu belirtiler ve şikayetler olabilir: Çevre dokudan farklı bir kitle ya da kalınlaşma Meme başından kendi kendine gelişen kanlı akıntı Memenin şeklinde ve boyutunda değişiklikler Meme derisinde çukurlaşma ya da çekinti gibi değişiklikler Meme başının içeri çekilmesi Meme başında kaşıntı, döküntü ve kızarıklık gibi allerji benzeri durumların görülmesi Meme derisinde kızarıklık ve portakal kabuğundaki gibi küçük çukurcuklar oluşması Doktora ne zaman başvurmalıdır? Memedeki bir çok değişiklik çoğu kez kansere bağlı olmasa da yukarıdaki belirtilerden herhangi biri varsa ve özellikle ele bir kitle geliyorsa doktora başvurmak gerekir. Mamografi ve ultrason sonucunuz normal dahi olsa bir uzmanın muayene etmesi önemlidir.

MEME KANSERİ NEDİR?

Meme kanseri meme dokusunu oluşturan hücrelerden gelişen bir kanserdir. Çok çeşitli kanser tipleri tanımlanmıştır. En sık süt kanallarını döşeyen hücrelerden köken alan kanser görülür: Duktal karsinoma. (Dukt=kanal, karsinoma=kanser). Kadınlarda en sık görülen kanserlerin başında gelir. Erkeklerde de görülebilmesine karşın kadınlarda 100 kat daha sıktır.  Bilimsel ve teknik gelişmelerin yanı sıra toplumsal duyarlılığın artması ile bu kanser artık daha erken tanı almakta ve böylece hastalar daha uzun süre yaşamakta, hatta çoğu hasta kansersiz bir hayat yaşayabilmektedir.